Hazan, Diyarbakır Escort Hacker Hazan dar sokaklarında kaybolmuş gibi görünen, ama aslında hedefini çok iyi bilen biriydi. O, sıradan bir yazılımcı değil, devletler arası bilgi savaşlarının gölgesinde çalışan bir bilgisayar casusuydu. Şifreleri kıran, verileri çalan ve iz bırakmadan ortadan kaybolan bir gölgeydi.
Şehrin tarihi dokusunun içinde, geçmişle geleceğin çatıştığı bu kadim topraklarda, Hazan’ın yeni görevi oldukça tehlikeliydi. Büyük bir inşaat firmasının ihale yolsuzluğunu belgelemek için sistemlerine sızması gerekiyordu. Firma, sadece usulsüzlükle değil, aynı zamanda yasa dışı veri ticaretiyle de suçlanıyordu. Hazan’ın eline geçen her veri, sadece ekonomik bir skandalı değil, aynı zamanda uluslararası bir komployu da açığa çıkarabilirdi.
Hazan, Sur ilçesindeki eski bir hanın odasında, karanlık bir gecede dizüstü bilgisayarının başına geçti. Birkaç satır kod yazdı, hedef sistemin güvenlik duvarlarını test etti. Birkaç dakika içinde firmanın sunucularına erişmeyi başardı. Ancak tam dosyaları indirirken sistemde bir tuhaflık fark etti. Onunla aynı anda bir başkası daha içerideydi.
Bu, sıradan bir siber saldırı değildi. Hazan bir iz sürücünün peşine düştüğünü anladı. Şimdi sadece bilgileri almak değil, aynı zamanda kimseye yakalanmadan kaçmak zorundaydı.
Dışarıdaki sessizliği bozan bir telefon mesajı geldi: “Hemen çık. Peşindeler.”
Hazan bir saniye bile kaybetmeden sistemden çıktı, ama artık işin içinde daha büyük bir oyuncu olduğunu biliyordu. Diyarbakır’ın sokakları, gecenin karanlığında onun kaçış yolu olacaktı.
Bu hikâye, hem siber suçların hem de Diyarbakır’ın eşsiz atmosferinin içinde şekillenen bir casusluk gerilimi sunuyor. Hazan’ın sıradaki adımı ne olacaktı? Peşindeki gölge kimdi? Ve asıl soru: Hazan gerçekten kimin için çalışıyordu?